SİNEMADA
TÜRLER
Genel
Olarak
Sinemada
tür (genre) kavramı, esas olarak endüstrinin kendi içinden doğmuş ve
eleştirmenlerin, seyircilerin ve son olarak da sinema yazarlarının katkısıyla
yerleşik bir nitelik kazanmıştır.
Sinemada tür,
esas olarak, konu açısından benzer özellikler taşıyan, ortak yol yöntem
kullanan, denenmiş olduğu için zarar riski düşük filmleri kapsayan bir terim
olarak ortaya çıkmıştır.
Sinema,
endüstrisini özel girişim ve kâr temeline dayalı olarak inşa etmiş tüm
ülkelerde, tür filmleri kaçınılmaz olarak ortaya çıkmaktadır.
Tür
filmlerini edebi türlere giren yapıtlardan ayıran esas nokta, doğrudan ticari
amaçlarla üretilen filmler olmalarıdır.
Hollywood
için en önemli mesele, her zaman neyin nasıl satılacağı oldu. Sonuçta iki aynı
sistem, film türleri ve yıldızcılık,
bu açıdan en güvenilir dayanaklar olarak ortaya çıkmıştır.
Hollywood,
1920’li yıllardan itibaren uluslararası ve homojen bir kitle olarak
değerlendirdiği seyirci kitlesine yönelik filmler üretmeye başladı ve
altmışlara dek uzanan bir dönem boyunca, "Stüdyo Sistemi" en parlak
sonuçlarını aldı.
Seyirci
zaman zaman belli bir türe ötekilerden daha fazla ilgi göstermiş ve bu durum, o
türün daha da serpilip gelişmesini sağlamıştır.
Filmleri
kendi koyduğu kıstaslara göre ciddi biçimde sınıflandıran ilk sinema yazan
Vachel Lindsay'dir. (1915) Kurmaca - samimi – muhteşem olmak üzere filmleri
türlerine ayırmıştır.
Filmlerde
sınıflandırma ihtiyaçtan ortaya çıkmıştır. Bu pozitif bilimin etkisi ile gerçekleşmiştir.
Jacopsen’un
edebiyat alanındaki türlerle ilgili ayrımı sinemada türleri ayırmada da
kullanılmıştır.
ABD’ de birçok alanda
olduğu gibi film sektöründe de rekabet ticari kaynaklı olarak artmıştır. Bu da
film şirketlerinin kar elde etmesi için rekabete dayalı olarak filmde türler
oluşturmasına neden olmuştur.
Liberal,
özgürlükçü ekonominin olduğu ülkelerde serbest rekabet vardır ve bu ülkelerde
tür filmleri bulunmaktadır.
Filmde
türler tamamen ticari kaynaklı olarak ortaya çıkmıştır.
ABD’de
1920’li yıllarda filmlerde yıldız sistemine dayalı oyunculuk ve film türleri
uygulama alanı bulmaya başlamıştır.
Filmlerde ses, renk,
efekt, üç boyut gibi teknik unsurlar eklenerek izleyici canlı tutulmaya
çalışılmıştır ve bu şekilde filmlerin ticari yönü de dinamik tutulmuştur.
Sinemada seyirci
beklentileri önemlidir ve filmlerde türler seyirci beklentilerine göre ortaya
çıkmıştır.
Film türleri hususunda
uzlaşmaya varılmış temel ayrım; kurmaca, belgesel ve deneysel/avangarde filmler
ayrımıdır.
Sinemadaki filmler
genellikle kurmaca tipi filmlerdir.
Çoğunluğun
beğenisi olan filmler popüler filmlerdir. Tür filmlerinin en büyük özelliği
popüler olmasıdır. Tür filmleri seyircilerin beklentileri karşıladığı için
popülerdirler ve filmlerin popüler olması ticari olması ile eşdeğerdir.
Ana
akım filmlerde klasik anlatı vardır ve ana akım filmler ticari filmlerdir.
TÜR
FİLMLERİNİN GENEL ÖZELİKLERİ
1-
Giriş,
gelişme ve sonuç bölümünden oluşan klasik anlatı olmalıdır.
2-
Belli
bir mekân (uzam) ve karakter üzerine kurgulu olmalıdır.
3-
Olay örgüsü karakterler üzerinden
aktarılır. Doğal
nedenler (seller, depremler) ya da toplumsal nedenler (kurumlar, savaşlar,
ekonomik krizler) aksiyonu etkileyebilir, ancak anlatı, merkezine kişisel
psikolojik nedenleri alır; kararlar, tercihler ve karakterin özellikleri önemlidir.
4-
İyi
tam iyidir ve kötü tam kötüdür. Gri alan yoktur. Olay örgüleri iyi ve kötü
karakterlerin mücadelesi üzerine kurguludur.
5-
İyi
ve kötü arasındaki çatışma bir nedenselliğe bağlıdır.
6-
Kapalı
bir dünya vardır ve muğlaklık bırakmaz. Seyircinin anlamadığı yer bırakmaz ve
nettir. Olan her şeyin sebebi bellidir.
7-
Doğrusal bir zaman algısı vardır. Zamanla bazen oynansa da boşluk
bırakılmadan zaman tamamlanır. Flashback çok kullanılmaz. Zaman çoğu kez
neden-sonuç zincirine tabi kılınır. Olay örgüsü öykünün zaman dizinini
neden-sonuç zincirinin en çarpıcı biçimde sunacak şekilde düzenler.
8-
Tür filmleri yaşamı değil birbirini
taklit ederler yani daha önce tutmuş filmleri taklit ederler. Burada ticari amaçlarla filmin
yapılması ve seyirci tercihleri önemlidir.
9-
Görsel kodlar, ikonografi kullanır.
Amaç seyircinin daha rahat anlamasının sağlanmasıdır. Kodlar filmi sona
bağlamada kolaylık sağlar. Sessiz sinemadan miras kalmıştır. Sıcak bir yuva görünümü için iyi
bir baba, güzel bir yemek masası ikonografi olarak kullanılabilir.
10-
Olay
veya kişiden ziyada karakter kullanılır. Karakterin çok derinliği yoktur.
İzleyici kendisini karakter ile özdeştirir. İzleyici ana karakteri anlamak için
kendisini zorlamaz. Yaratılan dünya var olan dünyadan daha iyidir. Özdeştirme
bu açıdan önemlidir. Seyirci yaşamında bulamadığını bu filmlerde bulurlar.
11- Genel yararlar çerçevesinde yapılan
filmlerdir, toplumsal yararlar ön plandadır. Ahlaki mesajlar ön plandadır. Görsel
kodlarda ahlaki mesajlar bulunur. İyi aile babası alkol almaz, hovardalık
yapmaz.
12- Filmlerinin çoğu sonunda güçlü bir
final sunarlar. Bu anlatı yapısına sahip filmler finalde kendi nedensel
zincirlerini tamamlamaya çalışırlar. Genellikle her karakterin kaderini
öğreniriz, her gizem açıklığa kavuşur ve her çatışma sonuca bağlanır. Filmin
sonunda ne oldu diye sormak mümkün değildir. Her zaman seyircinin beklentisi
karşılanmaz lakin final güçlü ve etkilidir.
WESTERN FİLM TÜRÜ
1- Basit bir olay örgüsü vardır. Giriş,
gelişme ve sonuç kısımlarından oluşur. Bir çatışma vardır. Bu bazen en başta
bazen daha sonra gerçekleşebilir. Çatışmalar kahramanlar tarafından sonuca
bağlanır. Bütünlüklü filmlerdir. Hikâyeye dair bir açıklık kalmaz.
2- Düzenli ve kapalı bir dünyadır. Olayların
geçtiği yer daha çok küçük bir kasabadır.
3- Başat
unsuru zaman ve mekândır.
Kuzey ABD’de belirli bir zaman aralığında (1850-1890) arasında geçen olayları
konu alır.
4- Batı daha az gelişmiştir, doğuda
medeniyet daha ileridir ve doğu daha çok gelişmiştir. Batıya tehdit doğudan
gelir ve düzen bozulur. Çatışmalar genellikle bu şekilde başlar. Demiryolu,
kızılderililer, haydutlar klasik anlatıdaki çatışmayı oluştururlar.
5- Çatışma
ya şerif, ya bir kovboy (çoban) ya da bir yabancı tarafından giderilir.
6- Amerika edebiyatında mücadele
genellikle doğaya karşıdır. Bu bakımdan erkekler ancak doğaya karşı
koyabilirler. İnsana karşı bir mücadele asıl konu değildir.
Kadınlar 2. plandadır ve genelde ev
kadınıdırlar. Çoğu filmde belli özellikleri ile ön plana çıkmazlar. Kadın
genellikle iki noktada ortaya çıkar. Ev veya çiftlikte veya bir barda kadınlar
karşımıza çıkarlar. Kadın kahramanlar genellikle sarışındırlar. Kadın çalışıyor
ise genellikle öğretmendir.
7-
Bireycilik,
özgüven, rekabet ve başarı western filmlerine yansımıştır.
8-
Western filmleri ideolojik bir
yapıya sahiptir.
9- Western
filmlerinin temel unsurlarından biri de şiddettir ve bu tarz filmlerde şiddet
işlenir.
10- İyi ve kötü karakterler vardır.
Katiller, demiryolu sahipleri, kızılderililer veya soyguncular kötü
karakterlerdir.
11- Görüntüleme ve ikonografiye
bakıldığında belli olaylar hep belli yerlerde geçmektedir. Kavga barda, düello kasaba meydanında, altın araması dağda ve nehir
kenarında, soygun posta arabası veya bankada, saldırılar tren demiryolunda iken,
yerliler askeri birliğe saldırırken ve toplantılar kilisede gerçekleşir.
12- Filmler genellikle etkili bir sonla
biterler. Filmlerinin çoğu sonunda güçlü bir final sunarlar. Genellikle her
karakterin kaderini öğreniriz, her gizem açıklığa kavuşur ve her çatışma sonuca
bağlanır. Filmin sonunda ne oldu diye sormak mümkün değildir. Her zaman
seyircinin beklentisi karşılanmaz lakin final güçlü ve etkilidir.
KORKU FİLM TÜRÜ
1- Basit bir olay örgüsü vardır ve
klasik anlatı yapısı ile film işlenir. Öykü ve olay örgüsü bakımından
belirsizliğe yer verilmez, herşey anlaşılırdır. Kronolojik bir sıra vardır. Gri
bölge yoktur. Seyircinin kafasında soru işareti kalmaz.
2- Kapalı bir yapı içinde doğrusal bir
neden sonuç ilişkisi vardır.
3- Mekân ve coğrafya gerekli değildir.
Kendi unsurları üzerinden oluşturulur. Belli bir mekâna bağlılık yoktur.
Fiziksel çevre her yer olabilir. Seçilen çevreler tehlikeye müsait yerlerdir.
4- En
önemli kaynak folklar
(pagan inanışları, halk hikâyeleri, okültizm, kurban verme, cadılık, ritüeller,
dünya gizemleri, mitler, batıl inançlardan ve gizemli sınırlardan beslenen
korku alanı) ve korku edebiyatıdır. Bu edebiyat türü 19. yüzyılda gelişmiştir.
5- Korku
türü film yapımlarının maliyeti düşüktür, bu tür filmler ucuza mal
edilirler.
6- Bu tür filmler şiddet içermektedirler ve uzunca zaman bu nedenle ikinci planda
kalıyorlardı. Artık ticari olarak gelir getirileri arttığından daha ön planda
bir türdür. Korku filmlerinde 1950’lere kadar sezdirme yolu ile şiddet unsuru
işlenirdi, sonrasında ise şiddet açık şekilde gösterilmeye başlanmıştır. Bunda
II. Dünya Savaşının etkisi vardır. 1970’li yıllara kadar korku film türü
dışlanmış fakat sonra çok izlenmeye başlanmıştır.
7- Melez hale gelmiş bir türdür. Yani
diğer türlerle birlikle bir anlatıya sahiptir.
8- Herhangi bir toplumla tarihsel bağı
yoktur. Western ABD tarihine ilişkindir ama korku türünde böyle bir durum
yoktur. Her ülkenin kendine has korku
film tarzı vardır.
9- Şiddet
ve ölüm olgusu belirleyicidir. Korku filmlerinde
film ölüm üzerine kuruludur. Diğer filmlerde ölüm süreç sonucunda
gerçekleşmektedir. Korku türünde ölümün kimden ve nereden geleceği önemlidir.
10- Korku
filmlerinde konular ölümle birlikte ortaya çıkar ve kaos ve bilinmezlik üzerine
kuruludur. Filmin sonrasına dair bilinmeyenler olması temel unsurları
oluşturur.
11- Tehlike
unsuru en önemli unsurdur.
Tehlikenin bir kaynağı vardır. Bu bir canavarda olabilir. Tehlikenin nereden
geleceği açıktır.
12- Korku türünde bomba veya nükleer
deneyler ile ilgili konuların işlenmesi bu türün güncel gündemi takip etmesine
paralel gerçekleşmiştir.
13- Korku
film türleri “Kahraman”, “Kurban” Ve “(Canavar) Tehlike” olmak üzere üç ana
unsur üzerine kuruludur.
Bazen her üç unsur tek unsur olabilir iken bazen de iki unsur bir unsur
olabilmektedir. Kurban saldırı sonrası genellikle canavara dönüşür. Zombiler,
Frankenstein karakterinin devamı olarak geliştirilmiş bir canavar profilidir.
Pozitif bilim anlayışına göre; ölümün bilimle yenilebileceğinin ve bir nevi
ölüme dahi meydan okunmanın tezahürüdür.
14- Canavar kötülük ile özdeşmiştir ve
bu sebeple seyirci canavar ile özdeşleşmez. Canavar kötülüğün saf halini
yansıtır.
15- Kahraman karakter genellikle orta
sınıf bir karakterdir. Kadın karakter çok kullanılmaz.
16- Tehlikeyi
son ana kadar kurban görmez ama seyirci görür ki, bu bir tekniktir
(sınırlandırılmamış anlatı) seyirciye gerilim verir.
17- Gerilim
ve korkunun devamı için ışık ve gölge zıtlığı, karanlık ve aydınlık zıtlığı
kullanılır. Abartılı alt-üst açı çekimleri ve arkadan kaydırmalı çekim
teknikleri kullanılır.
MÜZİKAL FİLM TÜRÜ
1- Basit bir anlatı ve olay örgüsü vardır
ve bu kronolojik olarak anlatılır. Neden sonuç hikâyesi vardır. Zaman
doğrusaldır.
2- Çevre (mekân) korku filmleri kadar
çeşitlilik göstermez, kapalıdırlar.
3- Müzikal film türünün varolması için
sesli sinemanın varolması gerekti ve 1927 yılında ilk sesli filmden sonraki
süreçte bir tür olarak ortaya çıkabilmiştir.
4- Uzun süre korku filmleri gibi arka
planda olan, tercih edilmeyen bir tür olmuştur.
5- En
önemli özelliği maliyet noktasında çok fazla finansa ihtiyaç duyan
türdür. Bu nedenle çoğunlukla ekonomik olarak güçlü olan film stüdyolarının
tekelindedir. Bağımsız yapımlar bu tür filme çok girmezler.
6- New York ve Brodway bu tür film
çekim yerleri olarak tercih edilir.
7- Saf
eğlence üzerine kurulu filmlerdir. Bu
özelliği ile kendine has yıldızlar üretmiştir. Örneğin John Travolta bir
müzikal film ile tanınmıştır.
8- Bu film türünde ağırlık dans ile
ilgili koreografik düzenlemelerden oluşmaktadır.
9- 1930’larda dans ve müzik ön
plandadır. Filmler dans ve müzikle birlikte saf eğlence sunarlar. Daha sonra
ise film bir hikâye etrafında dönmeye başlar.
10- II. Dünya Savaşından sonra savaşın
etkisi ile değişir. Savaşın bitmesi ile ortaya çıkan rahatlama durumu veya
eğlence ihtiyacını karşılamak üzere yapılan müzikal filmler bu süreçte altın
dönemini yaşar ve bu 1950’li yılların ortasına kadar devam eder. 1950’li
yılların ortalarından sonra televizyonun devreye girmesi ile müzikaller gözden
düşmeye başlamıştır.
11- Müzikal filmler çok maliyetli
olmaları sebebi ile televizyon ile rekabet etme adına müziklerde azalmaya
gidilmiştir.
12- 1970’li yıllarda tekrar gündeme
gelmeye başlamış ve eğlence ihtiyacına istinaden önemi çoğalmıştır. Cumartesi
Gecesi Ateşi Filmi, Hair Filmi, Şöhret Dizisi dönemin önemli yapımlarındandır. 1980
sonrası müzikal tür filmlerin popülaritesi neo-liberal politikalar sebebi ile
tekrar düşmeye başlamış ve bu süreçte ilgi kaybolmuştur. Tekrar Chicago (2002)
filmine kadar müzikal tür arka planda kalmıştır.
13- Ses, görüntü, dans, şarkı sözü ve
bunlarla uyumlu atmosfer yaratılmıştır. Başarının sırrı da bu unsurların
uyumuna bağlıdır. Temel unsurlar ise
dans ve müziktir.
14- Aşk
ve başarı dışında bir öykü anlatılmamıştır. Genellikle bir kadınla erkek arasındaki romantik aşk
işlenir. Ölüm ve dehşet konuları işlenmez.
15- Bir tehdit barındırmaz. Var olan
tehdidi aşmak için şiddete başvurulmaz. Herşey güzellikle anlatılır. Zaten tür
eğlence üzerine kurgulu olduğundan sorunlar tatlı dille çözülür.
16- Kahramanlar hayatta kalma mücadelesi
vermezler. Belli bir yaşamı devam ettirirler. Karakter merkezinde kadın ve
erkek vardır ve aşk ön plandadır.
17- Görsel açıdan aydınlık, parlak ve net görüntüler vardır. Koyu,
karanlık görsellik kullanılmaz. Her karenin görülmesi istenir, bu bakımdan
görsellikte netlik çok önemlidir. Müzikal filmlerde kadro çok geniştir,
dekorlar zengindir ve filmler danslı filmlerdir.
18-
Müzikal
filmler parlak aydınlatma, neşeli ve göz
alıcı kostümler, etkileyici dans koreografileri, ritmik ve tempolu şarkılar, harmoni,
uyum gibi öğeler içerir.
19- Dans
sahneleri geniş bir açıdan çekilir ve çekim süreleri uzun tutulur.
Tür Filmlerin
Farklı Özellikleri
UNSUR
|
WERTERN
|
KORKU
|
MÜZİKAL
|
|
|
|
|
En Önemli Husus
|
Zaman ve mekan
|
Tehlike (gerilim)
|
Dans ve müzik
|
|
|
|
|
Mekan
|
Var – önemli
|
Var - önemsiz
|
Var - önemsiz
|
|
|
|
|
Maliyet
|
Normal
|
Maliyeti az
|
Maliyeti çok fazla
|
|
|
|
|
Toplumsal Bağ
|
Var - önemli
|
Yok - önemsiz
|
Yok - önemsiz
|
|
|
|
|
İzlenme Tercihi
|
Normal
|
Önce - 2.sırada
|
Önce - 2.sırada
|
|
|
|
|
Kahraman Karakter
|
Mücadele eder
|
Mücadele eder
|
Mücadele etmez
|
|
|
|
|
Şiddet / Ölüm
|
Önemli-var/var
|
Önemli-var/var
|
Yok/yok
|
|
|
|
|
Işık Kullanımı
|
Genel - ters ışık
|
Karanlık - zıtlık
|
Aydınlık - netlik
|
|
|
|
|
Çekim / Açısı
|
Genel-diz çekim
|
Alt - üst
|
Geniş-uzun
|
|
|
|
|
İdeoloji
|
Var
|
Yok
|
Yok
|
|
|
|
|
Karakter Merkezi
|
Erkek
|
Erkek
|
Erkek - Kadın
|
|
|
|
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder